Skip to main content

Dünya değişiyor, duvarlar yıkılıyor... | Hasan Hastürer | Havadis Gazetesi

Egemen Bağış'la yaklaşık bir saat birlikte olduktan sonra Dolmabahçe'de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la bir araya geldik. Bir saati aşkın süren toplantıda Erdoğan, Kıbrıs sorunuyla ilgili tarihi açılımlar dile getirdi...

Erdoğan da Kıbrıs konusunda Türkiye'nin hep ileri adım attığını atmaya da devam edeceğini ama şimdi sıranın Rum tarafında olduğunu söylerken, Talat'ın müzakerelerdeki tavrına da açık destek verdi.


Cuma sabahından beri İstanbul'dayım. Global Political Trends Center, Kıbrıs'ın iki tarafından, Türkiye ve Yunanistan'dan katılımcılarla ortak akla uygun bir çalışma düzenledi.
* * *
Toplantının katılımcılarında ağırlık gazetecilerde.
Gazetecilerin toplumsal yapıda düşüncenin şekillenmesindeki rolü biliniyor. Fark ettim ki, niyet gazetecileri bir yönde şartlandırmak asla değil.
Bu tür buluşma ortamlarıyla evrensel ve yapıcı yaklaşım besleniyor.
* * *
Önceki gün İstanbul'u şöyle bir turladım.
Toplantıya girmeden bir de İstanbul sokaklarından, çarşıdan pazardan nabız tutmak istedim.
İstanbul'a her gidişimde Sultanahmet'te tarihin kokusunu alır, ünlü köfteciden de köfte yerim. Oradan da Kapalı Çarşı'dan geçer her adımda insanlarla konuşurum.
Kapalı Çarşı girişinde karşıdan gelen ve adının Ali Kurt olduğunu öğrendiğim bir vatandaş, önce yüzüme baktı, az geçtikten sonra dönüp "Siz Hasan Bey misiniz?" diye sordu. Ekrandan tanımış.
Bir anda Kıbrıs ve Türkiye'yi konu olarak harmanladık.
"Dünya değişiyor, duvarlar her bakımdan yıkılıyor. Buna ayak uydurmayanlar kaybetmeye mahkumdur" dedi.
Bir başkasının yaklaşımı daha da ilginçti. "Yıllardır hep aynı şarkılarla kandırıldık. Kandırılırken de alıştık aslında. Şimdi de bu alışkanlıklardan kurtulamıyoruz. Bunca televizyon kanalı var ama gözümüzün önü hala perdeli."
* * *
Toplantının ilk tur oturumu dün sabahtı.
Hem Güney'den hem de Kuzey'den Kıbrıs sorununun geldiği aşamayı konuştuk.
Hemen hemen herkes Talat-Hristofyas ikilisiyle tarihi bir fırsat yakalandığında hemfikir. Şunu da fark ettim ki artık yukarıdan aşağıya etkilenmeye kapıları kapalı tutmak isteyen gazeteciler çoğalıyor.
Politikacılar fanatik unsurlardan çekinirken, daha cesur gazetecilerle tabular yıkılmak için zorlanıyor.
* * *
Bugün hızlı bir dokunuş yapıyorum konulara.
Yarın ve bir sonraki gün sizlere daha ayrıntılı aktarma yapacağım.
Dün öğleden sonra tarihi iki buluşmada yer aldım.
Önce Ortaköy'deki Türkiye'nin Avrupa Birliği Genel Sekreterliği binasında Devlet Bakanı ve Baş Müzakereci Egemen Bağış'la birlikte olduk.
Kıbrıslı Rum gazeteciler, ilk kez TC'nin Bakanı'yla kendi ortamında sohbet etme fırsatı buluyordu.
Egemen Bağış'ın söyledikleri çok önemliydi.
Türkiye'nin Kıbrıs'ta tarafların varacağı anlaşmayı desteklemeye hazır olduğunu açık olarak söylemesi, Rumları heyecanlandırdı.
Egemen Bağış daha pek çok konuda Türkiye'nin politikalarını, değişimlerini anlattı.
* * *
Egemen Bağış'la yaklaşık bir saat birlikte olduktan sonra Dolmabahçe'de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la bir araya geldik.
Bir saati aşkın süren toplantıda Erdoğan, Kıbrıs sorunuyla ilgili tarihi açılımlar dile getirdi.
Erdoğan da Kıbrıs konusunda Türkiye'nin hep ileri adım attığını atmaya da devam edeceğini ama şimdi sıranın Rum tarafında olduğunu söylerken Talat'ın müzakerelerdeki tavrına da açık destek verdi.
Yarından başlayarak ayrıntıları sizlerle paylaşacağım...